Giriş engelleri - Nedir, tanımı ve konsepti

İçindekiler:

Anonim

Pazara giriş engelleri, yeni şirketlerin, markaların veya ürünlerin girişini zorlaştıran veya engelleyen çeşitli engellerdir.

Yani, bu engeller, yeni rakiplerin bir sektöre katılmasını zorlaştıran veya engelleyen çitlerdir.

Etik veya kamusal imaj gibi alanlarla ilgili ekonomik, yasal ve hatta engeller olabilir.

Michael Porter, rekabetin beş gücünden biri olarak giriş engelleri kavramını geliştirdi. Yani bir firmanın sektöre girmesinin karlı olup olmadığını belirleyen değişkenlerden biridir.

Benzer şekilde Porter, piyasalardan çıkmanın zorluklarını analiz etti. Bu çıkış engelleri olarak bilinir.

Giriş engellerinin bir endüstride çalışılması gereken iki önemli faktörle ilgili olduğu belirtilmelidir: rekabet düzeyi ve karlılık.

Yüksek engellerin varlığı, yeni rakiplerin ortaya çıkmasını yavaşlatır, halihazırda kurulmuş olanları korur ve böylece kar beklentilerini korur.

Giriş engelleri genellikle farklı önemli noktalarla ilgilidir. Bunlar, sektörün büyüklüğü, ana dağıtım kanalları veya katılımcı personel için gerekli ve işe alınması gereken hazırlık olabilir.

Girişin önündeki ana engeller

Bir sektöre girişin önündeki başlıca engeller şunlardır:

  • Ekonomik engeller:Bir piyasaya girmek için başlangıç ​​sermayesi gereklidir. Örneğin, yeni şirketi ve ürünlerini tanıtmaya odaklanan reklam harcamalarına atıfta bulunuyoruz. Aynı şekilde, çok sayıda sektörde ihtiyaç duyulan gelişim ve teknolojik yeniliklere yönelik bir yatırım var.
  • Ölçek ekonomisi: Bu, daha yüksek bir üretim hacminde üretilen her bir ek birim daha düşük maliyetler (ölçek ekonomileri) olduğunda yerine getirilen bir koşuldur. Bu durum zaten piyasada olan firmalar için bir avantaj anlamına geliyor.
  • Kapsam ekonomileri: Maliyetlerden tasarruf etmek için aynı kaynaklar birden fazla mal veya hizmet geliştirmek için kullanılabilir (kapsam ekonomileri). Bu, yalnızca bir ürün sunuyorsa, yeni bir şirket için bir dezavantajdır.
  • Ürün farklılaştırması: Yerleşik şirketler marka prestijine veya yerleşik bir müşteri portföyüne sahip olduğunda ortaya çıkar. Bu, yeni rakipleri, örneğin reklamcılık gibi büyük yatırımlar yapmaya zorlar.
  • Başlıca sermaye ihtiyaçları: Bazı durumlarda, ilk andan itibaren rekabete başlamak için büyük yatırımlar gerekir. Örneğin, araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) için sermaye gereksinimlerine veya büyük başlangıç ​​kayıplarını karşılamaya atıfta bulunuyoruz.
  • Yasal engeller: Belirli pazarlara girmek için en yaygın olanlardan münhasır olanlara kadar çeşitli idari lisanslar vardır. Rekabet açısından düzensiz uygulamalardan kaçınmak için fikri mülkiyete ilişkin patent ve izinlerin alınması da bazen gerekli olmaktadır.
  • Stratejik varlıkların konsantrasyonu: Yeni rakiplerin girişini sınırlayan bir diğer faktör de, pazara hakim olan şirketin hammaddeye elverişli erişimi veya stratejik alanlarda lojistik merkezlerinin olmasıdır.

Giriş engelleri ve kamu imajı

Giriş engelinin bir başka örneği, şirketin kamuya açık veya dış imajıyla ilgilidir. Başka bir deyişle, yeni şirket öncelikle bir sektöre girmenin kamuya fayda sağlayıp sağlamadığını etik açıdan incelemelidir.

Örneğin, her zaman kendini ifade özgürlüğüne adamış bir şirketin yeni bir pazara girmek istediğini hayal edin. Ancak, o ülke medyanın içeriği üzerinde sıkı bir kontrol uygulamaya başladı.

Dolayısıyla sansürün olduğu bu ülkeye girmek ve aynı zamanda teoride özgürlük gibi organizasyon kültürünün bir parçası olan değerleri savunmak şirket için çelişkili olacaktır.