Finansal denge, bir şirketin tüm borçlarını mutabık kalınan şartlar dahilinde karşılayabildiği bir durumdur. Böylece yönetiminin verimli olduğunu gösterir.
Mali bir denge olup olmadığını bilmek için analistler, şirketin mali tablolarını, özellikle bilançoyu gözden geçirmelidir.
Mali denge koşulları
Finansal dengenin ana koşulları şunlardır:
- Likidite: Bu, şirketin dönen varlıklarının mevcut borçlarından daha büyük olduğu anlamına gelir. Bu doğruysa, kısa vadede borçları ödemek için fazlasıyla yeterli kaynak var.
Likiditeyi sağlamak için dönen varlıkların uzun vadeli borçlarla finanse edilen kısmı olarak tanımlanan bir işletme sermayesi oluşturulabilir.
- ödeme gücü: Bir firmanın sözleşmeli yükümlülüklerini geri ödeme kapasitesini ölçer. Yakın geleceğe odaklanan likiditenin aksine, ödeme gücü daha uzun vadeli bir ufka odaklanır.
Bir şirketin ödeme gücü olup olmadığını öğrenmek için ödeme gücü oranlarını kullanabilirsiniz. Örneğin, değeri ideal olarak 0,4 ile 0,6 arasında olması gereken toplam varlıkların (Toplam yükümlülükler / Toplam varlıklar) borç oranına sahibiz. Bu aralığın altına düşerse, firma daha fazla üçüncü taraf kaynaklarıyla finansmandan yararlanabilir. Öte yandan, oran 0,6'yı aşarsa, firmanın borcu yüksektir, dolayısıyla ödeme gücü sorunlarıyla karşılaşma tehlikesi vardır.
- Duran varlıkları kalıcı kaynaklarla finanse edin: Şirket, makine alımı gibi uzun vadeli yatırımlarını kalıcı kaynaklarla (özkaynak veya uzun vadeli yükümlülüklere ait) yapmalıdır. Bu, edinilen sabit kıymetin yaşam süresinin, onu finanse etmek için kullanılan borcun süresiyle çakıştığı anlamına gelir.
Yukarıdakiler karşılanırsa, şirket kısa vadeli kredileri iptal etmek için duran varlıklarını riske atmamalıdır.
Karlılık, risk ve likidite arasındaki ilişkiyi görün
Finansal denge türleri
Finansal denge türleri aşağıdaki gibidir:
- Normal mali denge: Dönen varlıklar, mevcut yükümlülüklerden daha büyüktür. Bu durumda şirket finansal yükümlülüklerini kısa vadede ödeyebilir.
- Kısa vadede finansal dengesizlik veya istikrarsızlık: Dönen varlıklar, mevcut yükümlülüklerden daha azdır, bu nedenle şirket, yakın gelecekte ödemeleri askıya almak zorunda kalabilir. Bu durumdan kaçınmak için, diğerlerinin yanı sıra sabit kıymet satışı, sermaye artırımı gibi önlemler alabilirsiniz.
- İflas: Toplam borç, firmanın toplam varlıklarından daha büyüktür. Yani net değer negatiftir. Bu durum, borcu alacaklılara iade etmek için şirketin tasfiyesine neden olur.
Mali denge örneği
Bir finansal denge örneğine bakalım. Bir şirketin aşağıdaki bilançoyu sunduğunu varsayalım:
Aktif | Pasif ve miras | ||
Mevcut aktif | 150.000 | Miras | 50.000 |
Duran varlıklar | 120.000 | Uzun vadeli yükümlülükler | 130.000 |
Cari borçlar | 90.000 |
Bu durumda şirket, dönen varlıklar cari borçlardan daha büyük olduğu için normal bir finansal denge sunar. Ancak toplam aktiflerin borç oranının 0,81 olması dikkat çekicidir. Bu şu şekilde hesaplandı:
Toplam aktif: Dönen varlıklar + Duran varlıklar = 150.000 + 120.000 = 270.000
Tamamen pasif: Kısa vadeli borçlar + Uzun vadeli borçlar 130.000 + 90.000 = 220.000
Toplam aktif borç oranı = Toplam yükümlülükler / Toplam varlıklar = 220.000 / 270.000 = 0.81
Yukarıdakiler, şirketin yükümlülüklerini kısa vadede yerine getirebilecek durumda olduğu anlamına gelir. Ancak, varlıklarının %80'inden fazlası üçüncü şahıslardan sağlanan kaynaklarla finanse edildiğinden, uzun vadede ödeme gücü sorunları yaşayabilir.
Finansal analizToplam aktif borç oranı oranı