Doğal hukuk - Nedir, tanımı ve kavramı

İçindekiler:

Anonim

Doğal hukuk, kişinin doğasına dayalı olarak herhangi bir normda yer almayan ve yazılı olmayan ve bir arada yaşamanın temel kurallarını ilan eden evrensel kurallar bütünüdür.

Doğal hukuk, bir toplumu düzenleyen kuralların normlar ve normatif kodlarda somutlaştığı mevcut pozitivist hukuktan önce gelir.

Halk tarafından seçilen yasama gücü, doğal hukuku yaratmaz. Bu hak da yayımlanmaz, salt toplumsal etik ve insanların doğası gereği var olan kurallardır.

Bu doğal hak, hiçbir meşru otorite tarafından dikte ettirilmeden, zamansız ve soyut davranış kurallarıyla oluşturulur.

Doğal hukuk Roma'da doğdu, Hıristiyan diniyle mükemmelleştirildi ve 16. ve 18. yüzyıllarda rasyonalizmle müdahil oluncaya kadar evrim geçirdi, ana savunucuları Montesquieu, Voltaire veya Rousseau oldu.

Doğal hukuk da örf ve adet hukuku ile karıştırılmamalıdır. Örf ve adettir, yazılı kurallardan oluşan kapalı bir kod değil, belirli bir yerin vatandaşlarının geleneklerinin ifadesidir.

Örf ve adet hukuku, Hukukun kendiliğinden ifadesi olarak bilinir, belirli bir yerde tekrar eden eylemler yoluyla hakkın tezahürüdür, ancak insanların evrensel ve ahlaki bir hakkı olmayı amaçlamaz.

Şu anda, doğal hukuk yerinden edilmiştir ve münhasıran pozitif hukuk hüküm sürmektedir. Yani, yetkili ve meşru otorite tarafından dikte edilen kuralların kodlanması hakimdir.

Doğal hukuk eleştirileri

Pozitif hukukun doğal hukuktan getirdiği rahatsızlıklar arasında iki tanesi vurgulanmaya değer:

  • Bu doğal hakkın aldığı en büyük eleştirilerden biri, herhangi bir hukuk metnine gidemeyen, neyin yapılıp neyin yapılamayacağını ya da bir hakkının olup olmadığını bilemeyen vatandaşlarda yaratacağı hukuki güvensizliktir.
  • En dikkate değer eleştirilerden bir diğeri de, insanın doğasından kaynaklanan bu kuralların dayandığı etik ilkelerin veya değerlerin neler olduğunun belirtilmesi ihtiyacıdır.

Doğal hukukun özellikleri

Bu hakkın temel özellikleri şurada toplanabilir:

  • Herhangi bir kodda yer almayan bir dizi kuraldır. Normalde yazılı olmayan bir haktır.
  • Devletin yasama organları bu hakkı yaratmaz.
  • Halkın örf ve adetlerinin oluşturduğu normlarla ilgili değil, insanların vicdan ve tabiatının sebeplerini ortaya çıkaran etik değerlerin bir tezahürüdür.
  • Bu hak aynı zamanda doğal hukuk olarak da bilinir ve bir arada yaşama kurallarını belirleme yetkisine değil, akla inanır.
  • Bu hakkın günümüzdeki faydası, hukukun kaynağı olması değil, pozitif hukuk normlarını yorumlamasıdır.
  • Doğal hukuk, adaletin değerlerini temsil eder, bu nedenle yazılı kuralların yorumlanmasında kullanılır.
  • Evrensel ve zamansız bir haktır.
  • Mevcut normatif metinlerde yer alan temel haklar, doğal hukuka dayanmaktadır. Örneğin, Temel Haklar Şartı. Bu, yaşam hakkı veya bütünlük gibi temel insan haklarının temeli doğal hukuktur.