Borç affı - Nedir, tanımı ve kavramı

İçindekiler

Borç affı, affı veya affı, alacaklının herhangi bir karşılık almaksızın kredi hakkını tamamen veya kısmen sona erdirme iradesini ifade ettiği hukuki işlemdir. Borçlunun alacaklısına karşı sahip olduğu yükümlülüklerin (tamamının veya bir kısmının) sona ermesini varsayar.

Borç indirimi terimi aynı kavramı tanımlamak için birçok kez kullanılmaktadır. Pratikte aynı anlama gelseler de aradaki fark şudur ki, borcun iptali borcun resmi (hukuki) affı iken, tasfiye o borcun ödenmesinin kesilmesidir.

Borç affı türleri

Birkaç tür affetme vardır:

  • Gönüllü: genel bir kural olarak en yaygın olanıdır. Alacaklının hakkından feragat etmesinden ibarettir.
  • Zorla: istisnai olarak, alacaklıya söz konusu haktan feragat edilebilir. Bu tür af, örneğin, bir ticari iflas veya iflas durumunda olabilir; ilgili taraflar.
  • canlı arası: af, yaşayan gerçek veya tüzel kişiler arasında gerçekleştiğinde.
  • ölüm nedeni: borçlunun ölümü borcun iptali ile sonuçlandığında.
  • Toplam: borcun tamamından feragat edildiğinde.
  • Kısmi: borcun bir kısmından feragat edildiğinde.

Borçlu, alacaklının rızasını almaz ve borcunu ödemeyi bırakırsa, borcun temerrüdü veya ödenmemesi sayılır.

Alacaklı, temerrüdün sonuçlarının bir veya iki taraf için çok daha şiddetli olacağını ve borcun affedilmesinin en iyi alternatif olacağını düşündüğünde borcun bir kısmını veya tamamını bırakmayı düşünecektir. İstifa borçlu tarafından yapıldığında ve kabul edildiğinde, yükümlülük resmen sona erer.

Söz konusu borç özel veya kamuya ait olabileceğinden, silme işlemlerinin gerçekleştiği iki alan vardır:

  • Özel borç ise, borçlular kişi veya şirketlerdir (yani gerçek veya tüzel kişiler) ve eski zamanlardan beri, özellikle Orta Doğu ve Antik Yunanistan'da emsalleri vardır.
  • Kamu borcunda borçlular bir ülkenin kamu idareleridir. Kamu borcunun 17. yüzyılın sonunda ortaya çıkması nedeniyle, kamusal alandaki yayından kaldırmaların tarihi çok daha yenidir.

Özel borç durumunda, bir silme veya af düşünülebilir. Ancak kamu borcu durumunda, alacaklılar tarafından serbest bir feragat olmadığı ve borçlu tarafın inisiyatifi olduğu için, temerrüt veya temerrüt beyanı gibi diğer yasal varsayımlara uyarlanacaktır.