COVID-19 salgını, Avrupa ve küresel ekonomiyi durma noktasına getirdi. Eşi görülmemiş bir ekonomik durgunlukla karşı karşıya kalan Avrupa devletlerinin AB ekonomisini eski haline getirmek için acilen büyük çaba göstermesi gerekiyor. İşte burada sözde yeniden yapılanma fonu devreye giriyor.
Avrupa ülkeleri GSYİH verilerinde büyük bir düşüş yaşarken, bir ekonomik toparlanma planına ihtiyaç var. Bu nedenle Avrupa Birliği'ne üye ülkeler zorlu ve uzun bir müzakere sürecinden sonra 750.000 milyon Euro'luk yeniden yapılanma fonu oluşturma konusunda anlaştılar.
Şimdi, ortaya çıkan birçok soru var. Fonlar nasıl dağıtılacak? En çok yardım alan ülkeler kimler olacak? Koşulluluk var mı?
Yeniden yapılanma fonu nedir ve ne tür yardımlar sunacak?
Yeniden inşa planının nelerden oluştuğunu açıklayarak başlayalım. İlk olarak 2021 ile 2027 yılları arasında dağıtılacak olan fonun toplam tutarı 750.000 milyon avro olacak. Finansman sağlamak için Avrupa'nın borç ihracına başvuracağı belirtilmelidir.
Ancak bu fon içerisinde üye ülkelere yapılan iki tür yardım arasında ayrım yapmak mümkündür. Doğrudan yardım ve kredilerden bahsediyoruz. Böylece geri ödenmesi gerekmeyen 390.000 milyonu hibe, kalan 360.000 milyonu ise kredi olarak kullanılacak.
Bu, özellikle pandeminin dramatik ekonomik etkilerinden en çok etkilenen ülkelerde yatırımları ve reformları finanse etmeyi amaçlayan yardımdır.
Avrupalı yöneticilerin anlaşmasıyla, Avrupa yeniden inşa planının 2021'de yürürlüğe girmesi bekleniyor. Yasal prosedürlere gelince, farklı ulusal parlamentoların ve Avrupa Parlamentosu'nun yetkileri eksik, bu da AB'ye yeşil ışık yakıyor Avrupa borç ihracı.
Finansman nasıl sağlanacak?
Avrupa'nın ekonomik olarak yeniden inşası muazzam bir çaba gerektiriyor, çünkü milyarder miktarlarından bile bahsediyoruz. Ve şu ki, borcun finansmanı Avrupa Birliği'nin GSYİH'sının %4'ünden daha azını veya fazlasını temsil etmeyecektir.
Böylece Avrupa, Birlik bütçesi tarafından garanti edilen borç vermeyi seçecektir. Kesin olarak, Avrupa borcunun mükemmel notu, düşük faiz oranlarında finansmana erişime izin verecektir.
Ancak, böyle bir yeniden yapılanma fonunu finanse etmek için sadece borç ihracına başvurmayacaktır. Bu nedenle, yeni vergilerin oluşturulması (dijital vergiler, işlem vergileri veya çevre vergileri) gibi diğer gelir kaynakları büyük olasılıkla tehlikededir.
fonların dağıtımı
Avrupa vatandaşlarının akıllarındaki en büyük sorulardan biri fonların nasıl dağıtılacağıdır. Fon miktarının %70'i 2021 ile 2022 arasında kullanılacak, geri kalanı ise 2023'e kadar kullanılabilir olacak.
Fonları dağıtırken, farklı ülkelerin temel ekonomik göstergeleri dikkate alınacaktır. Bu anlamda birinci bantta nüfus büyüklüğü, gayri safi yurtiçi hasılaya ilişkin veriler ve işsizlik üzerindeki etkileri değerlendirilecektir. Aksine, ikinci şeritte farklı ülkelerin 2020 ile 2021 yılları arasında yaşadığı ekonomik gerileme analiz edilecektir.
Avrupa taahhütlerine saygı
Avrupa Birliği'nden fon almak aynı zamanda bir dizi taahhüt ve yükümlülüğün yerine getirilmesini de gerektirmektedir. Bu şekilde Avrupa Komisyonu, finansman talebinde bulunan devletlerin üzerinde anlaşmaya varılan reformları gerçekleştirmesini denetleyecektir.
Avrupa'nın koyduğu ekonomik taahhütlere uyulmaması durumunda "acil durum freni" olarak bilinen bir mekanizma devreye girecek. Ciddi bir ihlal durumunda, mali yardım yedi aya kadar varabilen bir süre için askıya alınacaktır. Tam da bu dönemde, Avrupalı liderler olası bir uyumsuzluk durumuna yanıt vermek için bir araya gelmelidir.
Bu hibelerin içerdiği önemli bir diğer koşul, Avrupa yasallığına ve vatandaşların temel haklarına titizlikle saygı gösterilmesidir.