Üretken aparat - Nedir, tanımı ve konsepti

İçindekiler:

Üretken aparat - Nedir, tanımı ve konsepti
Üretken aparat - Nedir, tanımı ve konsepti
Anonim

Üretken aygıt, bir ülkenin mal ve hizmetlerin geliştirilmesi için sahip olduğu kaynaklar, teknolojiler, organizasyon ve araçlar kümesidir.

Başka bir deyişle, bir ulusun üretim aygıtı, farklı ekonomik faaliyetlerde kullanılan tüm girdileri ve araçları içerir.

Üretken aygıtın yalnızca şirketleri değil, aynı zamanda kar amacı gütmeyen kuruluşları ve mal üreten bireyleri de içerdiği belirtilmelidir. Bu, hem yerel talebi hem de dış talebi karşılamak için.

Üretken aparatın amacı

Üretken aygıtın temel amacı, tüketicilerin gereksinimlerini karşılamak için gerekli arzı üretmektir.

Aynı şekilde, bir ulusun üretken yapısı ne kadar karmaşıksa, Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının büyüme kapasitesinin de o kadar büyük olduğuna dikkat edilmelidir.

Üretim aparatının sektörleri

Üretken aygıt genellikle üç büyük sektöre ayrılır:

  • Birincil: Doğal kaynakların çıkarılmasını ifade eder. Bu kategori madencilik, balıkçılık, hayvancılık, tarım ve ormancılığı içerir.
  • İkincil: Sanayi sektörü de denir. Girdilerin daha ayrıntılı mallara dönüştürülmesini içeren üretim işletmelerini içerir.
  • üçüncül: Hizmet sektörüdür. Oteller, restoranlar, ticaret, kamu yönetimi vb. faaliyetler burada yer almaktadır.

Üretken yapının geliştirilmesi

Üretken aygıtın gelişimi, bir ülkenin sahip olduğu doğal kaynakların bir kısmına bağlıdır. Ama aynı zamanda şirketlerin ve diğer ekonomik birimlerin karşılaştığı teşvikleri (olumlu ve olumsuz) çok önemli bir şekilde etkilerler. Bürokratik engeller gibi farklı değişkenlere atıfta bulunuyoruz ve bunları daha sonra detaylandıracağız.

Bu anlamda şirketlerin temel amacının kar elde etmek olduğu unutulmamalıdır. Yani belli bir mal veya hizmetin üretimi kârlı olabiliyorsa, firmalar onu üretmenin yollarını arayacak ve/veya geliştirecektir.

Belirli bir faaliyetin karlılığını etkileyebilecek ve dolayısıyla şirketlerin davranışını etkileyecek çeşitli faktörler vardır. İşte en önemlilerinden bazıları:

  • Yönetmelik: Ekonomik aktiviteyi kolaylaştıran ve rekabeti destekleyen bir düzenleyici çerçeve gereklidir. Bu, bir ülkenin üretken dokusunun gelişmesi için belirleyici olacaktır.
  • Vergiler / sübvansiyonlar: İşletmelere verilen sübvansiyonlar, üretim aygıtının gelişimini hızlandırabilir (bu destek rekabeti yapay olarak sınırlamadığı sürece, kaybeden tüketici olacaktır). Örneğin, vergiler yüksekse veya çok fazla bürokrasi varsa, her iki durum da rekabeti sınırladığı için bunun tersi olur.
  • Ar-Ge'ye Yatırım: Bir ülkenin üretim aygıtını güncel tutmak için yenilik ve gelişmeye yatırım şarttır. Aksi takdirde ülkenin altyapısı eskiyecek ve yabancı arz ile rekabet edemeyecek.
  • Kaynaklar: Hem eğitimli insan sermayesi hem de fiziksel sermaye olmak üzere kaynakların mevcudiyeti, bir ülkenin iş geliştirmesi ve üretken kapasitesi için esastır.
  • kurumlar: Şeffaf, güvenilir ve bilinen bir yasal çerçeve, bir ulusun üretken yapısını güçlendirerek şirketlerin tam anlamıyla gelişmesine yardımcı olur.